okunma
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, saldırıyı gerçekleştiren biri kadın iki teröristin etkisiz hale getirildiğini ve kimlik tespitlerinin devam ettiğini belirtti. Saldırının hangi terör örgütü tarafından düzenlendiği ise kimlik bilgileri netleşince açıklanacak.
Saldırının Detayları
Saldırı, 23 Ekim 2024 tarihinde saat 15.26’da Kahramankazan’da yer alan TUSAŞ tesislerinde meydana geldi. Görgü tanıklarına ve güvenlik kamerası görüntülerine göre, biri kadın biri erkek iki terörist, ticari bir taksi ile tesisin yakınlarına geldi. Taksiye biner binmez sivillere ateş açan teröristler, tesisin girişine doğru yöneldi. Bu sırada şiddetli patlamalar meydana geldi, ardından silah sesleri de duyuldu.
Saldırı sırasında tesiste vardiya değişimi olduğu ve bu durumun saldırının etkisini artırdığı tahmin ediliyor. Teröristlerin kısa sürede etkisiz hale getirilmesi ile can kayıplarının daha da artması önlenmiş olsa da, saldırı sonrası ortaya çıkan tablo ağır oldu.
Yaralılar ve Şehitler
Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, saldırı sonrası yaralılar hızla Yenimahalle Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Bilkent ve Etlik şehir hastanelerine sevk edildi. Yaralılar arasında durumları ağır olan iki kişinin yoğun bakımda tedavisi devam ediyor. Şehit olan 5 kişinin kimlik tespit çalışmaları sürerken, ailelerine başsağlığı mesajları iletildi.
Operasyonlar ve Soruşturma
Saldırının hemen ardından güvenlik güçleri bölgeye sevk edildi. Jandarma Özel Harekat birlikleri, olay yerinde geniş çaplı bir operasyon başlattı ve güvenlik çemberi oluşturdu. Saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin etkisiz hale getirilmesiyle birlikte, olay yerinde detaylı incelemeler başlatıldı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, saldırıya ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma başlattığını ve bu soruşturma için 1 başsavcı vekili ve 8 Cumhuriyet savcısının görevlendirildiğini açıkladı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, olay sonrası yaptığı basın açıklamasında, saldırının detaylarının kısa sürede ortaya çıkarılacağını belirterek, “Kimlik bilgileri tespit edilen teröristlerin bağlantılı olduğu örgüt de kısa sürede açıklanacaktır” dedi.
Yayın Yasağı Kararı
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, saldırı sonrası alınan mahkeme kararıyla ilgili yayın yasağı getirildiğini duyurdu. RTÜK, bu yasağın ilgili mahkemenin aksi bir kararına kadar süreceğini belirtti. Basın organları, bu karar doğrultusunda saldırıya dair gelişmeleri yalnızca belirli sınırlar içinde duyurabilecek.
Milli Savunma Bakanı'ndan Sert Açıklama
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, terör saldırısına ilişkin yaptığı açıklamada sert ifadeler kullandı. Güler, "Son terörist ortadan kaldırılıncaya kadar bu hainlerin peşini bırakmayacağız. Bu yapılanların bedelini misliyle ödeyecekler" dedi. Bakan Güler, saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin etkisiz hale getirilmesine rağmen, terörle mücadelenin kararlılıkla süreceğini vurguladı.
TUSAŞ ve Savunma Sanayiine Etkileri
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ), Türkiye'nin savunma sanayisinde dışa bağımlılığını azaltma hedefiyle kurulan ve özellikle yerli silah sistemlerinin geliştirilmesinde önemli bir rol oynayan bir şirket. 1973 yılında kurulan TUSAŞ, 1984 yılında F-16 savaş uçaklarının üretimi ve entegrasyonunu gerçekleştirmek amacıyla TAİ (Türk Uçak Sanayii A.Ş.) ile birleşerek bugünkü yapısına kavuştu.
Havacılık ve uzay sanayisinin küresel oyuncuları arasında yer alan TUSAŞ, yerli ve milli projelerle Türkiye’nin savunma teknolojisindeki ilerlemelerinde önemli bir yere sahip. Helikopter, insansız hava araçları (İHA), uçak ve uzay sistemlerinin geliştirilmesi ve üretimi gibi birçok alanda faaliyet gösteren TUSAŞ, bu saldırı sonrası savunma sanayiine yönelik tehditlerin boyutunu yeniden gözler önüne serdi.
Saldırının, TUSAŞ’ın faaliyetlerini ne kadar etkileyeceği henüz belirsiz olsa da, yetkililer saldırı sonrasında tesislerin güvenlik önlemlerini artırmak adına gerekli adımların atılacağını ifade etti.
TUSAŞ’a yönelik bu terör saldırısı, Türkiye’nin savunma sanayisini hedef alan bir girişim olarak hafızalarda yerini aldı. Saldırının etkileri, sadece kaybedilen canlarla değil, aynı zamanda Türkiye’nin stratejik savunma merkezine yöneltilmiş bir tehdit olarak değerlendirilmelidir. Devlet yetkilileri, saldırının faillerinin ve bağlantılarının ortaya çıkarılmasıyla birlikte gereken adımların atılacağını ve bu tür saldırıların karşılıksız kalmayacağını dile getirdi.
Yorumlar
0 yorum